|
|||
![]() |
“Hay Senin de... Külâhının da!...” | ||
Dr. Ramazan Canural | |||
Biliyorsunuz iki yıldan beri gezegenimiz bir Pandemi belasıyla karşı karşıya… Son bir yıldan beri de aşıyla yatıp aşıyla kalkıyoruz. Covid ilk doz, Covid ikinci doz, Covid üçüncü doz… hatırlatma… Sinovac, Biontech, Turkovac… derken…
Bari oldu olacak, ben de başka bir "aşı öyküsü" anlatayım da tam olsun, dedim.
Efendim…
O zamanlar galiba beş yaşlarındaydım. Çünkü Süleyman yerine ancak "söven" diyebilen bir çocuktum! Gerçi "sövenin" hikâyesi de ayrı bir komedidir ya!
O yıllarda Süleyman Dayım terzi çırağıydı ve bana bir şapka dikmişti. Tıpkı Fatih Kısaparmak'ın, "Bu adam benim babam," şarkısındaki gibi sekiz köşeli bir şapkaydı… O sıralar bana,"bu şapkayı sana kim dikti Ramazan?" diye sorduklarında şöyle cevap verirdim: "Söven Dayım!"
Ama sekiz köşeliyi de hep yamuk giyerdim. O yıllarda şapkayı yamuk giymek bir delikanlılık işaretiydi galiba.
Bir gün mahallenin üncüsü "belen" tepesinde bir ün ünnedi:
"Yarın Kavakdibi Camisinin bahçesinde Çiçek Aşısı yapılacaktııııııır! Duyduk duymadık demeyin, çocuklarınızı getirip aşılatıııııın!"
Ben durur muyum?
Hangi arkadaşımdı şimdi hatırlamıyorum ama; ertesi gün, ailelerimize bile haber vermeden, bir arkadaşla, o caminin bahçesindeydik. Ağlaşan, kaçışan çocuklar, taaa cami avlusunun dışından yakalanıp annelerinin zoruyla aşı yaptırılan veletler, sıra kavgaları falan derken…ortalık ana baba günüydü!
Aşılama tüm hızıyla devam ediyordu…
Epey zaman sonra sıra bana da geldi.
Sağlık memuru, "sol kolunu aç!" dedi.
O yaşlarda daha sağımı solumu tam bilemediğim için, sağ kolumu açmışım.
Benim bu acıklı halimi gören sağlık memuru, başımdaki şapkayı eliyle iterek, "hay senin de… külâhının da ağzına ş.ç.yım. … daha sağını solunu bile bilmiyorsun… ama şapkayı yamuk giymesini biliyorsun !" diye homurdandı.
Sonra da açtığım kola aşıyı yaptı. Fakat o aşı, bir iki gün içinde, kolumda kocaman bir yara açtığı için günlerce yemeğimi sol elle yemek zorunda kalmıştım.
Bu benim ilk aşımdı…
Şimdi bazılarınız şöyle diyebilir: Beş yaşında yapılan aşı niçin ilk aşın olsun ki… daha erken yaşlarda hiç aşı yapılmadı mı sana?
Yapılmadı efendim…yapılmadı!
Nerde o zamanlar, şimdiki gibi, doğar doğmaz Hepatit-B aşısı, sonra BCG aşısı; iki,dört,altı , on sekiz aylarda (Polio+DPT aşısı) on ikinci ayda Kızamık aşısı…ve diğerleri!
Ha unutmadan söyleyeyim: Çiçek Hastalığı 1977 de gezegenimizden tamamen kovulduğu için o yıllardan beri Çiçek Aşısı, aşı takvimlerinden çıkarıldı.(İnşallah bir gün Covid-19 da, Çiçek Hastalığının akibetine uğrayacak!)
Okul yıllarımda da aşıcılara olan ilgim devam etti. Onlar daha sınıfa girer girmez hemen yanlarına sokularak aşımı yaptırdığımı, sonra da keyifle öteki çocukların seyrine baktığımı hatırlayarak hâlâ gülerim.
Son bir şey daha…
Başımdan geçen bu ilk aşı öyküsünü , "aşı karşıtlarına" ithaf etmek isterdim ama… şimdi bana kızarlar. Vazgeçtim!
|
|||
Etiketler: “Hay, Senin, de..., Külâhının, da!...”, |
|